- rehîn
- (A.)[ ﻦﻴهر ]rehinli, ipotekli.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
rehin — is., tic., Ar. rehn Tutu Hâlbuki yalının rehinde olduğunu pekâlâ işitmiştim. Y. K. Karaosmanoğlu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller rehin almak rehin etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
REHİN — (Rehn Rehine) Bir şeyin yerine teminat olarak tutulmuş olan şey, rehin edilmiş. * Mevkuf ve mahpus kılmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
rehin etmek — rehin olarak vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
rehin — Bir borcun yerine getirilmemesi halinde, alacaklarının teminatı olmak üzere ve paraya çevirtme hakkıyla birlikte alacaklı lehine verilen taşınır veya taşınmaz mal güvencesi … Hukuk Sözlüğü
rehin almak — bir anlaşma, sözleşme veya isteğin yerine getirilmesini sağlamak için bir kimseyi ele geçirmek, tutmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
MERHUN — (Rehin. den) Rehin edilmiş olan. Ödünç alınan bir şeyi teminata bağlamak için, onun yerine verilen herhangi bir şey. * Belirli müddetle bir şeye bağlı olan. * Edb: Mânası diğer beyit ile tamamlanan beyit … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
varant — rehin senedi; umumi mağazaya tevdi edilen mallara ve tahıla ilişkin rehin hakkını gösteren ve bu mallar üzerinde herhangi bir alacaklı yararına bu hakkın yaratılmasını sağlayan senet … Hukuk Sözlüğü
terhin etmek — rehin olarak bırakmak, rehine koymak, tutuya koymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dutur — rehin, icare gir … Çağatay Osmanlı Sözlük
saklav — rehin; asiya i vustada hükümdarlarının hizmet içün hazir bulundukları bir mevki dir … Çağatay Osmanlı Sözlük